29 Ekim 2014 Çarşamba

Kitap Yorumu:I Adı Aşk - Brigitta Dorazio ve Hepinize Teşekkür Ederim :))


Arka Kapak
Marlene, eşini bir trafik kazası sonucu kaybeder. Bu trafik kazası birçok insanın hayatını derinden etkiler. Bunların başında kazaya sebep olan ve büyük bir travma yaşayan, on sekiz yaşındaki Tanjadır. Yıllar sonra bu iki insanın yolları kesişir ve dost olurlar. Kendilerine yeni hayatlar kurar ve yeniden aşık olurlar. Birbirlerine yardım eden iki genç kadından birinin hayatı risktedir. Çünkü tehlikeli bir aşkın çanları çalmaktadır. Geçmişin izlerinden kurtulmaya çalışan hayatların, umudunu kaybetme eşiğindeki insanların yaşama yeniden bağlanmalarının hikayesi! Mantık ve suçluluk duygusu ile ilgili sorular sormak önemsizdir. Ama bazı küçük mucizeler vardır ki, ancak onlar sayesinde acılara katlanılabilir.

28 Ekim 2014 Salı

Kardeş Cumhuriyet 91 Yaşında Sen Nerde Kaldın?



Evet, biliyorum, ilginç bir yayın başlığı benimkisi. Felsefe yada Psikoloji dersinde Cumhuriyetle ilgili hocamız sosyal mesajını veriyordu. Biri araya kaynak yaptı. "80'li yıllarında" dırımda dırım. Hoca: "80'i aşmıştır." Ve bir ses. "Cumhuriyet 91. yılına girdi." O sese bana ait işte. Ve bunu söylemekle gurur duymuştum o an. Çünkü ben kimilerine göre belki de bir Atatürk sever  değildim. Yobaz gözüyle bakıyorlardır belki de bana. Ama kimin umrundan. Ben Atatürk'ün düşünce sistemini onlardan daha iyi biliyorum ve sadece ülkemizde bu sistemin uygulanmadığına üzülüyorum. Laiklik, özgürlük düşünceleri bize pekte işlemiyor. Bir zamanlar hor görülen, yobaz görülen topluluğun arasındayım bende. ODTÜ'de gururları ayaklar altına alınan, değerleri yok sayılan ablalarımın arasındayım. Kimi zamanda aaaa kızım bu yaşta olmaz ki.

26 Ekim 2014 Pazar

Deve Tuşu'ndan Mim / Aşk ve Yazar Mimi

Herkese Selamun Aleykum canlar. :)
Yeni bir mimle karşınızdayım.
Deve Tuşu'nun sahibesi Gül yoldaş tarafından bir kez daha mimlenmiş bulunmaktayım. 
Çok beğendim ama zor bir mim.

Evet, Yazar Mim'inden başlıyorum. :)


Yazar ne demek?
Yazarlar olmadan önce neyin farkına varabiliyordu ki insan. Yazarlar farkındalık kazandıran, her bir cümlesinde belki de size yeni bir ben kazandıran, size yeni bilgiler katan, hayata farklı bir açıdan bakmanızı sağlayan zatlardır aslında.

Herkes yazar olabilir mi?
Herkes yazar, herkes kendi çapında bir yazar. Herkes kendine yazar, ama yazdıkları insanlara nasıl sirayet ediyor, bir de ona bakmak lazım. İşte o zaman yazar olup olmadığını anlarız.

25 Ekim 2014 Cumartesi

İzledim: Sihirbazlar Çetesi



Sihirbazlar Çetesi, uluslararası oyuncu kadrosunun rol aldığı ve Fransız yönetmen Louis Leterrier'in yönettiği 2013 ABD yapımısuçgerilim filmidir. Film eleştirmenlerden farklı yorumlar almasına rağmen, 31 Mayıs 2013 tarihinde vizyona girmiş  ve iyi bir gişe başarısı yakalamıştır.

Oyuncular:
Jesse Eisenberg, J. Daniel Atlas, bir illüzyonist ve dört süvarinin lideri.
Mark Ruffalo, Dylan Rhodes, banka hırsızlığını araştıran FBI ajanı.
Woody Harrelson, Merritt McKinney, bir mentalist.
Isla Fisher, Henley Reeves, bir eskapist.
Dave Franco, Jack Wilder, el çabukluğu ile bilinen illüzyonist.

23 Ekim 2014 Perşembe

Blog Keşif Etkinliği



Uzun zamandır böyle bir etkinlik yapmak aklımdaydı. Bir kaç blog keşif etkinliğine katılmıştım. Çok zevkli oluyor. Yeni yeni bloglar keşfediyor insan.
Beyaz Begonvil'in düzenlemişti ilk. Sonra Beyaz Sır düzenlemişti. 
Sade ve Derin sayesinde de bir çok blog keşfetttim. 
Ve daha çok keşfedilmesi gereken blog olduğunu düşünüyorum.
Benim bu işten tek karım yeni bloglar keşfetmem olacak. :))

21 Ekim 2014 Salı

Blog Tanıtımı: EatParyMade


Bir can benim bloguma uğradı ki. Bir yorum yazmış ki, dedim ben bundan post hazırlarım. =)
Henüz postlarını okumadım ama haftasonuuuuuuuu. =)
Cumartesi gününe kadar son postum olsun bu post. Güzel bir kapanış yapayım istedim been. =)
Gelelim sevgili Filozofun Ütopyası'nın yorumuna. =)

Öncelikle EatPrayMade'ime ilham veren eat pray love filmi benim miladım oldu ve geçen yıl yazmaya başladım ve dedim ki;

Mimlenmişim


Aslında ben mimi hafta sonu yayınlayacaktım. Ama çözmüş olduğum geometri -biz ona çözülemeyen diyelim- soruları yüzünden stres atmaya geldim =)
Zaten kısa bir mim. Zora da sokmaz beni. Tuhaf Şeyler Dükkanı'nın sahibesi -ben ona bıdığım demek istiyorum- mimlemiş beni. 

'Pazartesi sendromu ya da tamamen farklı bi sebepten dolayı keyifsiz ve mutsuz hissettiğinizde bu ruh halinden nasıl kurtulursunuz? Daha enerjik ve neşeli hissedebilmek için neler yaparsınız? '

20 Ekim 2014 Pazartesi

Dart Ödülü...


Ya ben aslında hafta sonları girecektim bloguma. Yani hafta sonları post hazırlayacaktım. Gireyim, dedim. Denetlenmeyi bekleyen yorumlar filan vardır -ki varmış- onları onaylayayım. Hepsiyle tek tek ilgilenirim. Bir de iki blog idare ediyorum ki sormayın. :) Amma da dertliymişim ha. :)
Dart Ödülü filan dolanıyordu ortalıklarda. Beni de bu ödüle Part of the Book layık görmüş. :)
Bir mutlu oldum ki. ^_^

19 Ekim 2014 Pazar

18 Ekim 2014 Cumartesi

Blog Tanıtımı ve Kitap Yorumu: Sevginin Son Dileği-Debbie Macomber

Öncelikle kitabımıza bakalım. :)

Kitabımızın adı: Sevginin Son Dileği
Yazarı ise: Debbie Macomber

Evet, canlar. Ben bu yazarı Küçük Mucizeler Dükkanı ile tanıdım ama okumak nasip olamadı. Misafirliğe gittiğimizde kitaplar hakkında konuşurken, benim çok kitap okuduğum meselesi, önüme iki kitap geldi. Kitaplardan biri de Sevginin Son Dileği. Ve ben çok mutlu oldum. Anında kitaba yapıştım. "Kitabı alabilir miyim?" "Tabi kide" :D

Yeme İçme Mimi :):)


Selamun Aleykum :)
Sağolasın Duru Yazılar sahibesi Özlem ablacığım beni mimlemiş. Ve itiraf ediyorum bu benim en sevdiğim mim olacak. :)) Ha ben kilolu filan değilim. Zayıf bir şeyim ben. Ama yemeklere düşkünlüğüm vardır yani. Evet evet, ben bu mimi çok sevdim. Hemen başlayabilirim. :))

En sevdiğiniz yemek:
Ben bu soruyu sevmedim ki. :) Nereden başlayacağımı şaşırdım ya. Dur, başlıyorum. İçli köfte, lahmacun, mercimek çorbası, kesme makarna... Şey bu kadar yeter galiba. :D

16 Ekim 2014 Perşembe

Ve Bir Gün...



Biliyorum, ve bir gün bahar bana da uğrayacak...

Ne geldiğin günü not ettim bir kenara ne de gittiğin günün. Geleceğine gün saymıyorum. Biliyorum gelmeyeceksin. 
Bazen işlediğim bir günahın bedeli olarak görüyorum seni. Sonra bu düşünceden vazgeçiyorum. Ve diyorum ki her insan bu yağmurda ıslanır. Kimi çok can yakar, dolu misali, kimisi ise gelip geçer çilenti gibi.
Yağmur olarak geldin, dolu olarak gittin. Ve şimdi canım yanıyor. Bedenimin her zerresi aşkla tutuşmuş. Kimse görmüyor. Ben biliyorum, sadece ben biliyorum ne çektiğimi, bir de Allah.

12 Ekim 2014 Pazar

Evlenecek Olanlar ve Evliler için Gelsin Bu Kitap: Nikah Şekeri - Vehbi Vakkasoğlu :))

Bu postada bahsettiğim üzere kitabımız kuzenimin nikahında dağıltıldı. Nikahın üzerinde aylar geçmesine rağmen ben kitabı yeni okudum. Çünkü kitapçık pekte benim kapsama alanıma girmiyordu. Evlenmeye oooo çok var daha. :)) Neyse Allah'ın işine karışılmaz. Ne zaman nasip ederse o zaman buluruz biz de birlerini yaaaa dimi ama, bekarla size diyorum. :D
Dedim, kuzenim nikahından hatıra. Temelde atmak lazım. Ne bilirsek kardır hesabı. :)
Neyse ben yine çok yazdım kitaba geçelim.

11 Ekim 2014 Cumartesi

Yeni Blogumuza Merhaba Deyin Bakim :)



Evet, canlar yeni blog açtım. Ama bu blogta tek ben yokim ki. :) Kim varmış başka bir bakalım. Hmmm. Aaa tabiki de Esen Kızın Yeri sahibesi Esen abla varmış. İkimiz yöneteceğiz blogu. Bak headerdı iki kız var dimi?Biri Esen abla diğeri ben. :)
Neden böyle bir blog açtım, neden Esen abla ile yazıyoruz? Detaylı bilgiler için Ruh-u Revan'a sizleri davet ediyorum.
Umarım beğenirsiniz.

10 Ekim 2014 Cuma

Deve Tuşu'ndan Mim / Biraz Müzik Biraz Ben

Evet, canlar Deve Tuşu blogununun sahibesi Gül yoldaş can beni mimlemiş, sağolasın yoldaş. :)
Ortaklıklarda dolanan mime sonunda ben de katılmış bulunmaktayım. :)
Hadi bakalım başlayalım. :)


1. Müzik denildiğinde aklınıza gelen ilk kelime?

9 Ekim 2014 Perşembe

Film İzliyormuşum: Bay HiçKimse :)


Gecenin bu vakti post yayınlamak çok zevkli. :)
Durdum ve dedim ki kendime 'Ben film izleyeceğim'. Der demez ablam bana Bay Hiçkimse'yi önerdi. Orjinal adı resimde de gördüğünüz üzere: Mr. Nobody. Yaklaşık 115 dakikalık bir film. Ama ben 55. dakikasında kaldım. Tabi ki de izlemeye devam edeceğim. Konusu çok ilginç. 
Türü bilim kurgu benim anladığım kadarıyla. Ama dram, fantastik, romantik kategorilerinde yer alıyor. Saat geç olduğu için izlemeyi bıraktım. 

8 Ekim 2014 Çarşamba

Ne Oluyoruz Yahu!


Ne Mutlu Türk'üm diyene!


Bak benim yüreğimi bir korku sardı.
Ne oluyoruz yahu. Anlamıyorum. 

Tarsus benim yaşadığım şehir. Ayakta uyuyanlar tayfasındaydım ben. Mahallem olaylar konusunda sakindir demiştim -ki yanılmışım-
Yarenlik alanı Tarsus'un göbeği. Ayaklanma çıkarmışlar. Yazıklar olsun, dedim.
Haberin detayı:

7 Ekim 2014 Salı

Mimlemiş Beni Deve Tuşu :)

Mim üstüne mim kardeşler. :) 
Yine mim yemişim. Ama bu zor yahu. :D
Sağolsun Deve Tuşu beni mimlemeyi unutmamış. :) Bana da bir kıyak geçmiş. :)
Uzun lafın kısası. Hadi bakalım neler sormuşlar. :)

1. İlk Hayranlığım
Piraye/Canan Tan

Defalarca, en az beş kere okumuş olduğum bir kitap. Okuduğumda 12-13 yaşlarımda vardım. Kitapları sevmeme neden olan kitap. Sonra diğer kitaplarını da okudum derken yeni yazarlara, yeni kitaplara yelken açtım.

World won't be in peace!


Bir ingilizce dersi ve cümle kurma. Will ile ilgili. Gelecek zamanı ifade ediyor. Hoca: "Sizden birer cümle istiyorum, herkes yazacak, zil çalsa dahi bekleyeceğim kimse çıkmayacak" dedi. Gelecekle ilgili olabilecek şeyleri yazacağız. Olumsuzunda won't kullanacağız. Ben de olumsuz bir insanı ya(!) Aklıma ilk gelen bu cümle oldu: "World won't be in peace". Çok doğru bir cümle değil mi? Dünya barış içinde olmayacak. Hiç bir şekilde hem de. Üzücü bir durum ama her şey açık ve net. Herkes birbirine kin ve nefret kusarken, birbirlerinin arkalarından çıkarları uğrana kuyularını kazarken nasıl barış içinde bir dünya bekliyorsun?

6 Ekim 2014 Pazartesi

Bunlar Birer Harika #1

Evet, başlıktan da anlayacağınız üzere sizinle çok ama çok harika şeyler paylaşacağım. Neymiş bunlar? Fotoğraf. Ama bir güzeller ki. Dibim filan düştü resmen. Her bir fotoğrafa bakınca sübhanallah diyorum. Hangi birini paylaşacağımı şaşırdım sizinle. Bu yüzdendir ayrı postlarda paylaşacağım.
 Fotoğrafların sahibine gelirsek. Dırım dırım. :D Geliyor...

Kitap Yorumu: Allah De Ötesini Bırak - Uğur Koşar ve Sami Yusuf :)


Allah her şeyden haberdardır; sanmayın ki size yapılan haksızlığa kayıtsız kalıyor. O, size bir annenin evladına yaklaştığı merhametten daha fazla merhamet duyandır. Duanın karşılığını takip etmeden 'Allah de ötesine bırak.' Kul Rabb'ini imtihan etmez. O'na tevekkülle yaklaştığında rahmetini tüm hücrelerinde hissedeceksin. 
Karşında o kadar çok maskeli insan var ki onları tanımak için yoruluyorsun. Şayet dikkat edersen güzel olan bir şey var; o senin hakkını aldıkça, sen onun sevaplarından kazanıyorsun. O halde kaybettim diye üzülme, biraz daha derin bakarsan, aslında kazandığını fark edeceksin.

Ben 'MİM'lendim Sen 'OKUDUN' :)

Yahu niye kimse beni mimlemiyor, diyordum. Demez olaydım, demek geldi içimde. Tabi ki de dermişim. :D
Başta Nazlı Çiçek mimlemiş beni sağolasın. Aaa ben Esen ablayı mimlerken, bir baktıydım o da beni mimlemiş. Tevafuk diye ben buna derim gardaş. :D


Bu aralar hayatında neler oluyor, seni nasıl etkiliyor bu olaylar?
Ya şimdi ben okula tesettürlü filan giriyorum. Artık durumda yasallaştı, herkes giriyor. Arkamdan konuşan biri var. Duyuyorum. Çoook sinir bozucu bir durum. Elden ne gelir. Üzülüyorum işte. Keşke yüzüme güleceğine tüm bunları yüzüme vursa. Bu kadar üzülmem. Sonracığıma bir hocanın keskin bakışları. Ne bakıyon, ya diyesim var. Konuşsa ah bir ben de konuşacam ya. Neyse. Tesettürlülerin her zaman yaşadıkları durum. Bir de Tarsus'ta pekte tesettürlüye iyi gözle bakan yok gibi. :(

Mim - 20 Gerçek

Severek takip ettiğim Nazlı Çiçek beni taaa 7 Haziran'da beni mimlemiş ve ben bunu yeni görmüşüm desem yalan olur aslında. Gördüm ama mimi bilgisayarsızlıktan yayınlayamadım. :(

Hakkımdaki 20 gerçeği sizinle paylaşıyorum. Hadi Bismillah. :)

1. Şimdi ben öğrenciyim ya. Öğrenciliği seviyorum. Lise hayatını çok çok seviyorum. Ama dersleri sevmiyorum.
2. Birinden kitap alırken kitaplar paylaşılmak için vardır, derim. Ama inanının ben hiç paylaşmak istemem. Şuan üç kitabım kayıplarda.

İntibah - Namık Kemal


Selamun Aleykum canlar. :)
İntibah kitabıyla karşınızdayım.
Kitabı ödeve amaçlı okuduğum. Tanzimat Edebiyatı'nı işliyoruz ve okumak zorunlu. Yoksa puanlar uçtu gitti.
Daha önce bu kitabı okumuş idim ama inanın bana hiç bir şeyçikler anlamış değil idim.
Şimdi okudum da, ne güzel kitapmış, dedim.
İlk sayfalarında Çamlıca'yı anlatıyor. 'İlk 20 sayfa gereksiz' demişti, bir arkadaş. :) Harbiden de öyle. :)

Bayramınız Mübarek Ola A Canlar :)



Evet. Ben geldim. Ama kısa süreliğine. :( 
Şuan gecikmeli de olsa kurban bayramının yorgunluğunu üzerime atamamış bir şekilde yazıyorum.
Ve diyorum ki kurban bayramınız mübarek ola canlar, kardaşlar. :)
Kurban kesmelerdi, bayram gezmeleri derken, ablamı ve ödevlerimi de bahane ederekten eve erken geldim ve hemen ablamın bilgisayarına yapıştım.